CÜMLE |
GERÇEK ANLAM |
MECAZ ANLAM |
TERİM ANLAM |
Sözlerin bana ağır geldi. |
|
X |
|
Yine kırdın ağacın dallarını. |
X |
|
|
Ne tatlı dillidir o. |
|
X |
|
Her şeyi çıkarınca dolabım boş kaldı. |
X |
|
|
Hiç acı olaylara tanık olmamıştı. |
|
X |
|
Yalan söyledikçe gözümden düştü. |
|
X |
|
Onun soğuk bakışları beni üzdü. |
|
X |
|
Kardeşim okumayı söktü. |
|
X |
|
Kırık camları yerden süpürdüler. |
X |
|
|
Suya dalan martıya hayran hayran bakıyordu. |
X |
|
|
Eşyalar toz içinde yüzüyor, görmüyor musun? |
|
X |
|
İkimiz koyu bir sohbete daldık. |
|
X |
|
Yere düşürünce saati kırdı. |
X |
|
|
Çok bozuldum bana bağırınca. |
|
X |
|
Dertlerimizi hep annem çekti. |
|
X |
|
En sonunda çarpmayı öğrendim. |
|
|
X |
İkinci perdede zor yetiştik oyuna. |
|
X |
|
Ateşi düşmeyince serum verdiler. |
|
|
X |
Vazoyu kırarsan yandık demektir. |
|
X |
|
Sıcak bir çorba iyi giderdi. |
X |
|
|
Yazdığı hikâyeyi herkes beğendi. |
X |
|
|
Üçgenin açılarını ölçtüm. |
|
|
X |
Ne kadar zayıflamışsın! |
X |
|
|